IV.04.HZ.İSA TANRI MIDIR?
IV.04.HZ.İSA TANRI MIDIR? August 9th, 2007
Hz. İsa hakkında, onun tanrılığı ile ilgili olduğu iddiasıyla sunulan, Tanrının Oğlu, yaşayan canlı söz (logos) veya ruhullah konularında genişçe izahlarda bulunduk. Tabi ki 27 ayrı kitap ve 9 farklı yazar tarafından birbirlerini görmeden farklı yerlerdeki problemler için yazılmış olan bir eserde, farklı iddiaların ve bazı uyuşmazlıkların bulunması gayet doğaldır. Şimdi de İncillerde açıklanan, onunla ilgili diğer tanrılık iddiasındaki ifadeleri inceleyelim. Hz. İsa için, Tanrının Oğlu, Logos ve Ruhullah ifadelerinden sonra yine O’nun bizzat kendi ağzından söyletilen tanrılıkla ilgili birçok ifade vardır. Bu ifadelerinde çok büyük bölümü yine Yuhanna İncilinde bulunmaktadır. Fakat dikkatlice incelenirse bunların çoğunun yine mecazi anlatımlar olduğu görülecektir. Şimdi çoğunlukla Hz. İsa’nın Tanrılığı ile ilgili kullanılan ifadelere bakalım;
“29 Onları bana veren Babam her şeyden üstündür.Onları Baba’nın elinden kapmaya kimsenin gücü yetmez.
30 Ben ve Baba biriz.”(Yuhanna-10)
“8 Filipus, “Ya Rab, bize Baba’yı göster, bu bize yeter” dedi.
9 İsa, “Filipus” dedi, “Bunca zamandır sizinle birlikteyim. Beni daha tanımadın mı? Beni görmüş olan, Baba’yı görmüştür. Sen nasıl, ‘Bize Baba’yı göster’ diyorsun?
10 Benim Baba’da, Baba’nın da bende olduğuna inanmıyor musun? Size söylediğim sözleri kendiliğimden söylemiyorum, ama bende yaşayan Baba kendi işlerini yapıyor.
11 Bana iman edin; ben Baba’dayım, Baba da bendedir. Hiç değilse bu işlerden dolayı iman edin.“(Yuhanna-14)
Genelde yukarıda ki ifadelerden Hz. İsa için Tanrı olduğu sonucunu yorumu yapılır. Bu ifadelere dikkat edilirse hepsi de, Hz. İsa için yazılan en son yazılan eser olan Yuhanna İncilinden olduğunu görürüz. Tekrar dikkat edelim, bu ifadeler de , Hz. İsa için, doğrudan bir Tanrı olduğundan ziyade, mecazi benzetmeler vardır. Birileri, Yuhanna 10:33’ te olduğu gibi “Bu mecaz değildi. Yahudiler bu sözden dolayı O’nu öldürmek istediler” diyebilir. Biz de deriz ki, ünlü tavvufcu Hallacı Mansur da “Ben hakkım” dediği için, insanlar O’nu, kendini Tanrı’ya eş tuttu diye öldürdüler. Hallacı Mansur bu sözüyle Tanrı mı oldu? Şimdi iyi düşünelim “BENİ GÖREN BABA’YI GÖRMÜŞTÜR” SÖZÜ MECAZ DEĞİL DE NEDİR ? Tanrı İsa gibi bir insan mıdır? Tekrar tekrar iyi düşünelim. Eğer bunlar Hz. İsa’nın Tanrı olduğuna delil sayanlara, ayni eserde bulunan birde aşağıda ki ifadeleri incelemelerini tavsiye ederiz;
20-21 “Yalnız onlar için değil, onların sözüyle bana iman edenler için de istekte bulunuyorum, hepsi bir olsunlar. Baba, senin bende olduğun ve benim sende olduğum gibi, onlar da bizde olsunlar. Dünya da beni senin gönderdiğine iman etsin.
22 Bana verdiğin yüceliği onlara verdim. Öyle ki, bizim bir olduğumuz gibi bir olsunlar.“(Yuhanna-17)
“20 gün anlayacaksınız ki, ben Babam’dayım, siz bendesiniz, ben de sizdeyim.“(Yuhanna-14)
“23….Beni seven sözüme uyar, Babam da onu sever. Biz de ona gelir, onunla birlikte yaşarız“(Yuhanna-14)
“17 İsa, “Bana dokunma!” dedi. “Çünkü daha Baba’nın yanına çıkmadım. Kardeşlerime git ve onlara söyle, benim Babam’ın ve sizin Babanız’ın, benim Tanrım’ın ve sizin Tanrınız’ın yanına çıkıyorum.”(Yuhanna-20)
“28 Size, ‘Gidiyorum, ama yanınıza döneceğim’ dediğimi işittiniz. Beni sevseydiniz, Baba’ya gideceğim için sevinirdiniz. Çünkü Baba benden üstündür.”(Yuhanna-14)
“1-2 Yahudiler’in Nikodim adlı bir önderi vardı. Ferisiler’den olan bu adam bir gece İsa’ya gelerek, “Rabbî, senin Tanrı’dan gelmiş bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı kendisiyle olmadıkça kimse senin yaptığın bu mucizeleri yapamaz” dedi.”(Yuhanna-3)
Yukarıdaki ifadeleri, bir öncekilerde olduğu gibi, mecazi benzetme olmayıp, Hz. İsa’nın Tanrılığına yorumlanıyorsa, ayni mantıkla, bu durumda ikinci bölümdekilere baktığımızda, iman eden herkes Hz. İsa gibi Tanrı olmaktadır. ”Ben babadayım, siz bendesiniz, bende sizdeyim” “Bizde gelir, onunla birlikte yaşarız” ifadelerinden bu anlam çıkmaz mı? Hele ayni yazarın eserinde bir ifade var ki kimsenin hiçbir yöne saptıramayacak kadar açık ve bizim iddiamızı her yönüyle destekler nitelikte;
“28 Size, ‘Gidiyorum, ama yanınıza döneceğim’ dediğimi işittiniz. Beni sevseydiniz, Baba’ya gideceğim için sevinirdiniz. Çünkü Baba benden üstündür.”(Yuhanna-14)
Hz. İsa’nın Tanrılığı için yorumlanan Yuhanna’nın başında geçen bir ifade var;
“1 Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz Tanrı’ydı.
2 Başlangıçta O, Tanrı’yla birlikteydi1.
3 Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı.
14 Söz, insan olup aramızda yaşadı. (Yuhanna-1)
Buradan hareketle İsa için yaşayan vahiy ve dolayısıyla Tanrı olduğu iddia edilir. Kuran’da buna benzer olarak Hz. İsa hakkında “Kelamullah-Ruhullah”, yani yaradılışında ilahi vahiy-ruh birleşimini açıklar;
“ Ey Kitab ehli! Dininizde sınırları aşmayın ve Allah hakkında ancak hakkı söyleyin. Meryem oğlu İsa Mesih, ancak Allah’ın peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı (emriyle onda var ettiği) kelimesi ve kendisinden bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve peygamberlerine iman edin, “(Allah) üçtür” demeyin. Kendi iyiliğiniz için buna son verin. Allah, ancak bir tek ilâhtır. O, çocuk sahibi olmaktan uzaktır.” (Nisa-171)
Her şeyin ilk yaratılışında PROGRAMINDA etken ilahi vahiy-ruh’tur (daha sonra yaradılış programı toğumda saklanmıştır). Ancak Tanrı’dan olan bu özellikten dolayı bu varlık Tanrı’ya eş olamaz. Zaten Kuran’da Allah bunu açıklamaktadır;
“Şüphesiz Allah katında (yaratılışları bakımından) İsa’nın durumu, Âdem’in durumu gibidir: Onu topraktan yarattı. Sonra ona “ol” dedi. O da hemen oluverdi.” (Ali İmran)
Sanırım konu anlaşılmıştır. Zaten bir önceki Nisa-171. ayette Hz. İsa için peygamber olduğu belirtilmiştir. Hz. İsa’ya Tanrı niyetine tapanlar var diyenlere, yine Hz. İsa’nın kendi ağzından, kime tapınılması gerektiğini ikaz eden ifadelerde var deriz;
“36 Adam şu yanıtı verdi: “Efendim, O kimdir? Söyle de kendisine iman edeyim.”37 İsa, “O’nu gördün. Şimdi seninle konuşan O’dur” dedi.38 Adam, “Rab, iman ediyorum!” diyerek İsa’ya tapındı.”(Yuhanna-9)
“10 İsa ona şöyle karşılık verdi: “Çekil git, Şeytan! ‘Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin’ diye yazılmıştır.”(Matta-4)
Ya Tomas’ın meşhur sözüne ne demeli derseniz;
“27 Sonra Tomas’a, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!”
28 Tomas O’na, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı.
29 İsa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?” dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”(Yuhanna-20)
Önce bu kadar büyük bir iddiayı bir Yahudi olan Tomas’ın söyleyebileceğinden şüpheliyiz. Bu derece önemli bir sözü sadece Yuhanna İncili yazarı mı duydu? Acaba bu söz Hz. İsa’yı tanrılaştırmak için söylendiğinden emin miyiz? Sakın görülen mucize karşısında söylenmiş bir hayret ve şaşkınlık ifadesi olmasın. Ayrıca zaten ilk üç İncilde, çarmınta ölen hz. İsa’nın böğrünün mızrkla delinmesi yok ki, Tomas’ın, parmaklarıyla Hz. İsa’nın yaralarını kontrol ettiğini yazsınlar. Bu önemli sözü diğer incil yazarları niçin duymadılar. Zaten Yuhanna İncilinin yazarı balıkcı Yuhanna’nın yazmış olamayacağı üzerinde tam bir ittifak var. Çünkü diğer İncillerde bulunan ve havari Yuhanna’nın şahit olduğu bir çok olay burada bulunmamaktadır. Bu sözün söylenip söylenmediğini ve eğer söylendi ise ne maksatla söylendiği meçhul. Ama sıradan bir balıkçı Yuhanna’nın hiç alışık olmadığı Yunan-Helen kültürü kitaba hakimdir. Burada Havari Tomas’a söyletilen “Rabbim ve Tanrım“ hitabını Roma İmparatoru Domitian’a ait bir tanımlama ve hitap şeklidir.31 Romalılar imparatorlara böyle hitap ederek yağcılık yaparlardı. Buna cevabımız Thomas’ın kendi yazdığı İncilden olacaktır. Bu kadar önemli bir iddiayı gerçekten Thomas söylediyse kendi incilindeki 114 cümlede neden söz etmedi acaba ? Aksine bakın kendi incilinde neler söylüyor;
“31 İsa dedi; Hiç bir peygamber kendi köyünde kabul görmez.Hekim kendisini tanıyanları tedavi etmez..“( Tomaya göre incil )
Buraya kadar gördüklerimiz genelde İncillerde Hz. İsa’nın kendi ağzından söyletilen ifadelerdi. Bir de İncillerde Hz. İsa ve havarilerinin söylemediği halde, diğer İncil yazarlarının Hz. İsa’yı direk Tanrı ilan eden ifadeleri bulunmaktadır;
“5 Büyük atalar onların atalarıdır. Mesih de bedence onlardandır. O her şeyin üzerinde hüküm süren, sonsuza dek övülecek Tanrı’dır! Amin.”(Romalılar-9)
“ 1 İsa Mesih’in kulu ve elçisi ben Simun Petrus’tan Tanrımız ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in doğruluğu sayesinde bizimkiyle eşdeğer bir imana kavuşmuş olanlara selam!”(2.Petrus-1)
“13 Bu arada, mübarek umudumuzun gerçekleşmesini, ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz.“(Titus-2)
“20 Yine biliyoruz ki, Tanrı’nın Oğlu gelmiş ve gerçek Olan’ı tanımamız için bize anlama gücü vermiştir. Biz gerçek Olan’dayız, O’nun Oğlu İsa Mesih’teyiz. O gerçek Tanrı ve sonsuz yaşamdır.”(1.Yuhanna-5)
Havari Yuhanna ve Petrus adına yazılan mektuplarda anlatılanlarla, Luka’nın yazdığı elçilerin işlerinde Petrus ve Yuhanna’nın İsa hakkında ki anlattıkları (Elç.İş.2:14-36, 3:12-36, 4:8-12, 5:29-31, 10:34-43) birbirleriyle çelişmektedir. Pavlus İsa’nın aşırı yüceltilmesine varan bir çok sözü olmasına rağmen, Baba Tanrı daima Hz. İsa’dan üstün tutulmuştur. Aksine Elçilerin işlerinde Petrus ve Yuhanna, Hz. İsa için, Tanrı olduğundan değil, Hz. Musa’nın geleceğini bildirdiği peygamber (Elç. İş. 3:22) olduğu belirtilir. Biri öyle biri böyle çık işin içinden çıkabilirsen. Bu çelişkiler ister istemez insanın aklına, sonradan Hz. İsa’nın Tanrılığına katkı amaçlı ilaveler olasılığını getirmektedir. Yazılarında onlarca kez Baba Tanrının üntünlüğü ve Hz. İsa’nın daha aşağı konumda bir insan olduğu belirten bir kişi niçin bir yerde O’nu Tanrı konumuna çıkarsın. Yukarıda Hz. İsa’nın Tanrılığından bahseden yazılara baktığımızda bunların neredeyse tamamına yakını MS: 100 yıllarında en son yazılanYuhanna İncilinden olduğu dikkatinizi çekmiştir. Bu incilde yukarıda yaptığımız alıntılardan başka hz. İsa’nın tanrılığına yorumlanabilecek 70 cıvarında tanım bulunmaktadır. Halbuki Hz. İsa’nın ölümünden 15 yıl sonra yazılmış ve Matta ile Luka inciline kaynak olmuş MARKOS İNCİLİNDE HZ. iSA’NIN TANRILIĞINA DOĞRUDAN YORUMLANABİLECEK CİDDİ BİR ŞEY YOKTUR. HAVARİLERİN MİSYON FAALİYETLERİNİN ANLATILDIĞI “HAVARİLERİN İŞLERİ” BÖLÜMÜNDE HAVARİLER BU YENİ DİNİ YAYARKEN NEDENSE HZ. İSA’NIN TANRI OLDUĞUNU ANLATMAYI UNUTMUŞLER. YİNE HZ. iSA’NIN KARDEŞİ VE YİNE, İSA’DAN SONRA HAVARİLERİN LİDERİ YAKUP’UN İNCİLDEKİ MEKTUBUNDA HZ. İSA’NIN TANRI OLDUĞUNA İLİŞKİN HİÇBİR BİLGİ YOKTUR. BU İKİ ESER PAVLUS’UN MEKTUPLARI GİBİ, İNCİLDEKİ EN ORJİNAL ESERLERDİR. Aslında bizlere çarpık gelen bu anlayış Roma pagan anlayışına uymaktadır. Roma- Pagan inanışında ZEUS-Apollon en büyük baba Tanrı olmasına karşılık bunların oğulları veya yer yüzünde temsilcileri ilan edilen imparatorlar vardı ve bunların heykelleri tapınaklara dikilip tapınılmaktaydı. Roma İmp. Augustus Tanrı ve Tanrının oğlu, Tiberius kurtarıcı Zeus’un oğlu veya Tanrının oğluve Neron Tanrıların en büyüğünün oğlu ilan edilmişti. Yine İmparator Domitian kendisine “Rabbim ve Tanrım” diye hitap ettiriyordu. Hz. İsa’yı hiçbir tereddüde meydan bırakmayacak bir şekilde açıkça Tanrı ilan eden İncil yazarlarının bu iddialarına karşılık bizde sözü bizzat Hz. İsa’ya bırakıyoruz;
“28 Onların tartışmalarını dinleyen ve İsa’nın onlara güzel yanıt verdiğini gören bir din bilgini* yaklaşıp O’na, “Buyrukların en önemlisi hangisidir?” diye sordu.
29 İsa şöyle karşılık verdi: “En önemlisi şudur: ‘Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek Rab’dir.
30 Tanrın Rab’bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.’
31 İkincisi de şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.”
32 Din bilgini İsa’ya, “İyi söyledin, öğretmenim” dedi. “‘Tanrı tektir ve O’ndan başkası yoktur’ demekle doğruyu söyledin.”(Markos-12)
“17 İsa yola çıkarken, biri koşarak yanına geldi. Önünde diz çöküp O’na, “İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?” diye sordu.
18 İsa, “Bana neden iyi diyorsun?” dedi. “İyi olan yalnız biri var, O da Tanrı’dır.”(Markos-10)
“28 Bedeni öldüren, ama canı öldüremeyenlerden korkmayın. Canı da bedeni de cehennemde mahvedebilen Tanrı’dan korkun.“(Matta-10)
“44 Birbirinizden övgüler kabul ediyor, ama tek olan Tanrı’nın övgüsünü kazanmaya çalışmıyorsunuz. Bu durumda nasıl iman edebilirsiniz?“(yuhanna-5)
“11 Kardeşlerim, birbirinizi yermeyin. Kardeşini yeren ya da yargılayan kişi, Yasa’yı yermiş ve yargılamış olur. Yasa’yı yargılarsan, Yasa’nın uygulayıcısı değil, yargılayıcısı olursun.
12 Oysa tek Yasa koyucu, tek Yargıç vardır; kurtarmaya da mahvetmeye de gücü yeten O’dur. Ya komşusunu yargılayan sen, kim oluyorsun?“ (Yakup-4)
Bütün bu karşılaştırmaları, hala yetersiz bulanlar için son bir şeyler daha sunalım;
“12 Sizlere yeryüzüyle ilgili şeyleri söylediğim zaman inanmazsanız, gökle ilgili şeyleri söylediğimde nasıl inanacaksınız?
13 Gökten inmiş olan İnsanoğlu’ndan başka hiç kimse göğe çıkmamıştır.
14 Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlu’nun da öylece yukarı kaldırılması gerekir.“ (Yuhanna-3)
“13 İsa, Filipus Sezariyesi bölgesine geldiğinde öğrencilerine şunu sordu: “Halk, İnsanoğlu’nun kim olduğunu söylüyor?”
14 Öğrencileri şu karşılığı verdiler: “Kimi Vaftizci Yahya, kimi İlyas, kimi de Yeremya ya da peygamberlerden biridir diyor.” (Matta-13)
“57 Yolda giderlerken bir adam İsa’ya, “Nereye gidersen, senin ardından geleceğim” dedi.
58 İsa ona, “Tilkilerin ini, kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu’nun başını yaslayacak bir yeri yok” dedi. (Luka-10)
Kimse İnsanoğlu kavramına başka anlam yüklemeye kalkmasın ve Daniel-7:13’ü çarpıtmasın. Bu tanım Tevrat’ta 105 defa geçer ve her biride kesinlikle bir insanı kasteder.
“5-6 Çünkü tek Tanrı ve Tanrı’yla insanlar arasında tek aracı vardır. O da insan olan ve kendisini herkes için fidye olarak sunmuş bulunan Mesih İsa’dır. Uygun zamanda verilen tanıklık budur.” (Timeteos-2)
“9 Ama meleklerden biraz aşağı kılınmış olan İsa’yı, Tanrı’nın lütfuyla herkes için ölümü tatsın diye çektiği ölüm acısı sonucunda yücelik ve onur tacı giydirilmiş olarak görüyoruz.” (İbraniler-2)
Hele Tanrı olan birinin, şeytan tarafından 40 gün süreyle denenmesine ne demeli. Hz. İsa hakkında Tanrılık iddiasında bulunmayan ilk üç incildeki bu olaydan, Yuhanna İncili yazarı, tabi ki bahsetmez. Haklı, çünkü bu durumun onun iddialarıyla çeliştiği açık.
“13 İsa çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından denendi. Yabanıl hayvanlar arasındaydı, melekler O’na hizmet ediyordu.” (Markos-19)
Ve çarmıhta can veren aciz bir kulun feryadı ile bu açıklamalara son verelim.
“45 Öğleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü.46 Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, “Eli, Eli, lema şevaktani?” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı. » (Matta-27)
Sanırım durum son derece karışık İsa için Tanrı diyenler de var insan diyenler de. Eğer biz Hz. İsa hakkında yazılan bu eserlerin, İsa’nın ölümünden 50-100 yıl gibi uzun bir zaman aralığında, insanların ağızlarında, İsa’nın yaşamıyla ilgili sözlerden derlendiğini bilirsek konu bayağı aydınlanmış olur. Şu anda ki Hıristiyan alemi de bilir ki, Kudüs’ yaşamış, Hz. İsa’nın ilk havarileri (Nasraniler veya ebionitler) için, İsa insan bir peygamberdi. Daha sonraları Pavlus ile Roma topraklarında gelişen yeni anlayışa göre İsa hakkında, yavaş yavaş Tanrısal özellikler uyduruldu. En sonunda MS:325 yılında İznik konsilinde tamamen Tanrı’ya eş koşuldu. İşte bu anlayışta ki insanların anlatımlarında toparlanan İncillerde İsa, bazen insan peygamber, bazen Tanrı’ya eş konumdadır. Bu karışıklıktan kurtulamayan kilise de İsa hakkında önceleri Tam manasıyla Tanrı’dır derken daha sonraları MS:451 yılında “ayni zamanda insan” olduğunu kabul etti. Yani hem insan , hem de Tanrı. Pavlus için Tanrısal özellikler taşımasına rağmen, İsa tam manasıyla Tanrı değildir. Tam manasıyla Tanrı olmadığına dair bazı deliller de Pavlus’tan sunalım;
27 Çünkü, “Tanrı her şeyi Mesih’in ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldı.” “Her şey O’na bağımlı kılındı” sözünün, her şeyi Mesih’e bağımlı kılan TANRI’YI İÇERMEDİĞİ açıktır.
28 Her şey Oğul’a bağımlı kılınınca, Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılan TANRI’YA BAĞIMLI olacaktır. Öyle ki, Tanrı her şeyde her şey olsun.” (1.Korintliler-15)
Görüldüğü gibi Pavlus’un bu ifadeleri teslis inancına da karşıdır. Bütün bunlar şu gerçeğin ispatıdır. Hz. İsa gerçekte insan bir peygamberdi. Ama daha sonraları birileri, onu bu hale döndürmek istedi. Fakat tam beceremedi. Yani birilerinin O’nu tanrılaştırmak istedikleri ortada. Fakat yine bazı İncil yazarlarının, O’nu normal bir insan olarak tanımladığı ve Tanrıyı yücelttikleri de bir gerçek. Ama dileyen sadece Hz. İsa’nın Tanrılığıyla ilgili olanları görerek, O’nu Tanrı ilan eder, insanlığıyla ilgili ifadelerle de çeliştiklerinde, hem de insan der olur biter. Burada önemli sorun Hz. İsa kimliği üzerinde, İncil’de ki 9 farklı yazarın tanımladığı “İSA” kimliğinin birbirleriyle uyuşmamasıdır. Hatta aynı yazara ait olduğu yazılan kısımlarda bile, birbirine zıt bir sürü “İSA” tanımlaması bulunması, ilk yazarlardan sonra (“Hangi İncil” bölümünde bunlar ayrıntılı anlatıldı) acemice ilaveler yapıldığı, gerçeğini doğrulayan açık kanıtlardır. Bazı yazarların (Yuhanna, Pavlus) gözünde Hz. İsa tanrısal özellikte, bazılarında (Markos İncili, İbraniler ve 1.Petrus’un asıl bölümleri, Yakup’un mektubu) ise her şeyiyle bir insan özelliğindedir. İki farklı tanımlamaları bir arada değerlendirip hem öyledir, hem de böyle demekle iş çözülmez. Bu iki farklı iddianın ikisi de doğrudur demek, durumu tamamen çıkmaza sokmuştur. Bir sürü insani davranışın nedeni sorulunca “O tümüyle insandır” diyeceksiniz, yine bir sürü Tanrıya ait davranışın nedeni için de “O tümüyle Tanrıdır “ diyeceksiniz ve sonrada Hz. İsa’yı “Beni gören babamı görmüştür “ diye konuşturacaksınız. Yine “Bu nasıl iştir akıl mantık almıyor” denildiğinde ise, “Tanrıyı anlamak mantık işi değildir” diyerek işin içinden çıkacaksınız. Bir sürü Tanrının tek olduğunu anlatan Tevrat ve İncil ayetlerini sırala, sonrada bir sürü kişiyi Tanrı ilan et, bütün bunlar yetmiyormuş gibi bir de, Hz. Meryem’i de (Thetokos) Tanrının Anası, Tanrıca ilan et. Sonra da bunların heykellerini, ikonalarını kiliselere dik. “Bu nasıl iş “diye sorulduğunda da “Tanrı tektir, bunlar Tanrının görünümü” de. Sonra da yapılan işin putperestlik olmadığını iddia et. Bu gerçekleri gören yalnızca bizler değiliz. Protestanlar bile bu yapılanlara tam bir putperestlik diyerek isyan etmişlerdir. Bu da bizim eleştirilerimizin önemli bir kısmını doğrulamaktadır. Şimdilik anlamamakta direndikleri diğer kısımları da zaman içinde anlayacaklardır. Tabi bütün bu tanımlamaları insan mantığıyla toplanan konsillerde, yıllarca tartışarak kararlaştıracaksın, sonrada Kutsal Ruh’un ilhamıyla oldu diyeceksin. Bu durumda biz de Protestanların Kutsal Ruhu farklı mıdır diye sormadan edemeyiz? Bu anlatılanları, insaf sahibi birçok kişinin görüp, bir şekilde izahlarda bulunma gayreti içinde oldukları da görülmektedir.
“Öte yandan, eğer Mesih İsa Tanrı değil de, Tanrının yaratmış olduğu varlıklardan biri olsaydı, yaşamı, ölümü ve öğretişlerine saygı duyulabilirdi. Fakat ona tanrının kendisi olarak tapınmak büyük hata olurdu. Tanrının yerine konulan bir puttan başka bir şey olmazdı. Kutsal Kitap, putperestlik konusunda taviz vermez. Tanrı kendi görkemini başkasına vermeyeceğini söyler (yeşaya 42:8; 48:11).Kendinden başka bir ilahın veya ilahların olmayacağını söyler (yeşaya 45:5, 21-22; yeremya 10:6; 1.Korintliler (:4-6). Ve sadece Tanrı’ya tapınmamız gerektiğini vurgular (Yasa’nın Tekrarı 6:13-14; Matta 4:10). İşte, İsa ya Tanrı’dır ya da Tanrı değildir. O’na yanlış bir şekilde inanmak da bir putperestliktir şeklidir”32
Sonra da otur, Tanrı neden insan oldu diyerek bazı anlatılanlar tutmasa da şunları yaz;
“Bizler gibi ölümlü olan insanlar, sonsuz olan Tanrı’yı nasıl anlayabilir…Tanrı insanların anlayacağı bir şekilde, insan bedeni alarak, kendisini insanlara göstermesiyle anlaşılabilir.Beden almış olan bu kişi, Tanrı’nın sonsuzluğunu ve her yerde olma halini temsil etmese de, (bunun için zaman ve mekan uygun değildir), Tanrının doğasını açıkça ifade edebilirdi…İnsanlar sonsuz olan Tanrı’yı biraz olsun anlayabilsinler diye,Tanrı sözü İsa,insan olup aramızda yaşadı.”33
Bu durumda acaba insanlar Tanrıyı biraz olsun anlayabildiler mi, yoksa kafalar bu konuda daha fazla mı karıştı? Biraz iyi düşünelim! Hala ikna olmayanlar için son bir delil daha verelim ve Tevrat’ta İsa için verilen en kuvvetli delillerde, İsa için Tanrı mı yoksa Tanrı’nın kulu mu olduğunu görelim;
“17-18 Bu, Peygamber Yeşaya aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu:”İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur. Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım,O da adaleti uluslara bildirecek.” (Matta-12)
5,633 toplam okundu, 0 bugün okundu, 28.03.2024 son okundu
May 29th, 2008 at 14:15
Bu ikisi aynı olay mı?
“36 Adam şu yanıtı verdi: “Efendim, O kimdir? Söyle de kendisine iman edeyim.”37 İsa, “O’nu gördün. Şimdi seninle konuşan O’dur” dedi.38 Adam, “Rab, iman ediyorum!” diyerek İsa’ya tapındı.”(Yuhanna-9)
“10 İsa ona şöyle karşılık verdi: “Çekil git, Şeytan! ‘Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin’ diye yazılmıştır.”(Matta-4)
April 16th, 2009 at 15:30
%100 inasan dır ve % 100 de Tanrıdır. İnsan oldu çünkü bizi çok sevdi ve bizi O yarattı. Tanrı Oldu Çünkü bizi en iyi onlar. Açıkçası Tanrıdır ve bu dünya ve biz O na aitiz. O dilediğini yapar. Kim O na engel olabilir? Kim bana Kuran gerçektir diyebilir? Kim bana İncil Uydurmadır diyebilir? Kuran gerçek mi? Sen nereden biliyorsun? Çoğu Tevrat ve incilden alntı bir Kitap gerçek mi? İspat edebilirmisin?
April 19th, 2009 at 19:16
CÜNEYT bey,
Siteme gösterdiğin ilgiye teşekkürler. Bence konuları okuyarak gereken yorumları yapmalısınız. Hz. İsa’ya TANRI olarak inanılır. Diyorsunuz. Pavlustan vereceğim aşağıdaki ifadeleri ve ardından sitede Hz. İsa’nın nasıl Tanrılaştırıldığını anlatan “PAVLUS’UN TANRISI VE KİLİSENİN TANRISI” bölümlerini okumanızı tavsiye ederim.
27 Çünkü, “Tanrı her şeyi Mesih’in ayakları altına sererek O’na bağımlı kıldı.” “Her şey O’na bağımlı kılındı” sözünün, her şeyi Mesih’e bağımlı kılan Tanrı’yı içermediği açıktır.
28 Her şey Oğul’a bağımlı kılınınca, Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılan Tanrı’ya bağımlı olacaktır. Öyle ki, Tanrı her şeyde her şey olsun.” (1.Korintliler-15)
Bu ifadelerden Pavlus’ta bile Hz. İsa tanrı değil. Kimlerin hz. isa’yı nasıl Tanrılaştırdığını ilgli bölümlerde uzunca anlattım. Ayrıca İncil’deki bir çok çelişkiyi anlattığım bölümleri okuyarak yorum atabilirsiniz.
April 24th, 2009 at 04:01
Tahsin bey, benim niyetim Kuranı kerimi elbette küçük düşürmek değil. Aksine Tevrat ve İncele benziyor ve alıntılar olması doğal ve çok güzel. Buradan şunu anlıyor olabiliriz ki demek Allah aynı Allah. Ve Hapimiz Aynı Allaha inanıyoruz ve bu çok güzel. Arada bu dinler arası bağlantı olduğunu görebilirsek ne mutlu bunu görebilenlere. Bence Müslümanların da artık Hiristiyanlara daha hoşgörülü olmaları lazım geregirken aksine bi durum var. Oysa ki bizler Osmanlı torunlarıyız ve bunun en iyi örnekleri bizdeyken. Bazı çevrelerin ara bozucu oyunlarına tuzaklarına çoktan düşmüşüz ve çıkabilmemiz zor olsa da, inanıyorum ki benim gibi düşünen müslüman ve hiristiyanlar da azımsanacak değil ve çok yakında yine kardeş gibi yaşamayı başarırız inşallah. Osmanlı devrinde böyle tartışmalar yoktu ve kimse kimseye Yok sen neden İsa ya inanıyon, yok efendim sen ne diye müslüman oldun, bak ben senin dinini yanlış buluyorum şu gibi eksiklikler var, gel bundan vazgeç dediği olmamıştır sanırım. Ki en azından rakamlar buna delil olur sanırım. Çok değil daha 1914 yılların da İstanbul nüfusu 1 milyon civarı idi ve bunun 500 bini Hristiyan ken. Kiliseler heryerde varken dahi. İlla yine böyle olması beklenemez tabii. Dileğim HOŞGÖRÜ olsun ve kimse kimsenin Dinine dil uzatmasın. Umarım yeterince anlaşılırım. Allaha emanet olun.
April 24th, 2009 at 04:13
Şimdi ben sizin yazdıklarınızı pek güzel eleştirebilirim. Size fayda sağlıyacağını sanmam. Aksine bi tutum sergileyelim. Türkiye de maalesef sizin görüşünüz hakim maalesef çünkü gerçekten yanlış. Bilgisiz olduğunuzu görüyorum ama bunu yüzünüze vurmak istemem. Yeterli bilginiz olmadığı bi konuyu bana anlatmaya kalkmanız biraz komiğime gitse de bunun sizin iyi niyetiniz kaynaklandığını görüyorum. Bakın bırakalım şimdi Kutsal kitapları bir yana da, Önce müslümanlar bir kendilerine çeki düzen versinler. Ve Hristiyanlar için de aynı şey geçerli. İnanın bana herkes istediği Dini özgürce yaşıyabildiği Gün, Huzura kavuşuruz. Yoksa Huzur ne İslam da ne de Hristiyanlık da. Huzur uzak da değil, içimizde. Allah da öyle. Ve unutmayın Allahın yarattığı her varlığı Sevmeli ve korumalıyız, yoksa yaptığımız ibadetlerin bir değeri kalmaz, değil mi? Dileğim böyle birbirimizi suçlayıcı tavırlar sergilemeyelim. Kendinize iyi bakın. Esen kalın.
April 24th, 2009 at 04:20
Şimdi bu kitap iyi hoş olmuş bi bakıma ki böyle yazışma imkanı sağlamış en azından. Pavlusu,İncili Eleştiren Sen, 2000 sene önce yaşamış, kent kent dolaşarak hayatını tehlikye atmış ve bir çok insanı kazanmış, bu anlamda başarılı olmuş. Biz Pavlus dan zekimiyiz acaba? Eleştiri yapmanız haklı mı bu nokta da? Anlamadım. Lütfen Eleştiri yaparken, bizden önce yaşamış ve hala Müslüman inancına görede Aziz belki de Havari kabul edile gelen biri hakında daha düzgün Eleştiriler yapmaya DAVET EDİYORUM HERKESİ. Esen kalın.
April 24th, 2009 at 17:47
Cüneyt bey yaklaşımınız ve üslubunuz için teşekkür ederim. söylediklerinizde haklısınız, hoşgörü ve saygıyı hiç bir zaman elden bırakmamalıyız. diğer görüşlere ve farklı insanlara saygı göstermemek en büyük cehalettir. siz “çoğu tevrat ve incilden alıntı bir kitap gerçek mi” dediğiniz için yorumumu yaptım, inşallah yanlış anlamadınız. bildiklerimi paylaşmak istedim. incili de kuranı da okudum. zerre kadar bir alaka göremedim. incil daha çok hz isa’nın hayatı tarzı bir kitap iken, kuranı kerimde yer yer hikayeler, yer yer direkt olarak emirler, allahın buyrukları yer alır. tevratla kuranın benzediğini söylerler, tevratı inceleme fırsatım olmadı henüz fakat onu da okumak istiyorum inşallah. sizinle hemfikiriz ki benzer yanları olsa bile Allah’ın kelamlarıdır, doğaldır.
ayrıca en yakın arkadaşlarımdan bir tanesi hristiyan, beraber güleriz, beraber eğleniriz, yeri gelir beraber üzülürüz, bunu da belirtmek istedim. hristiyanlığı da iyi bildiğime inanıyorum.
hz.isa ve hz.meryem ile ilgili kuranda geçen bir sure var, eğer okursanız memnun olurum. meryem suresi:
http://www.kuranikerim.com/mdiyanet/meryem.htm
siz de esen kalın, saygılar ve sevgiler…
April 25th, 2009 at 04:29
🙂 Ben teşekkür ederim hemde çok. Çok güzel yazınız için memnun oldum. Hoşça kalın…
October 30th, 2009 at 11:19
TANRI AFFETMESI ICIN JESUS
Dedim: Çok yalnızım.
Dedin: … فَإِنِّي قَرِيبٌ
Ben ki sana çok yakınım. Bakara-186.
Dedim: Evet biliyorum sen bana yakınsın ama ben senden uzağım, keşke ben de sana yakın olabilseydim.
Dedin: وَاذْكُر رَّبَّكَ فِي نَفْسِكَ تَضَرُّعاً وَخِيفَةً وَ دُونَ الْجَهْرِ مِنَ الْقَوْلِ بِالْغُدُوّ وَالآصَالِ
Rabbini sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret. Araf-205
Dedim: Buda senin yardımını ister
Dedin: أَلَا تُ�-ِبُّونَ أَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَكُمْ
ALLAH’ın sizi bağışlamasını istemez misiniz? Nur-22
Dedim: Tabii ki, beni affetmeni çok isterim.
Dedin: وَاسْتَغْفِرُواْ رَبَّكُمْ ثُمَّ تُوبُواْ إِلَيْهِ
(Öyleyse)Rabbinizden bağışlanma dileyin, sonra O’na tövbe edin. Gerçekten benim rabbim, esirgeyendir, sevendir. Hud-90
Dedim: Çok günahkârım, bu kadar günahla ben ne yaparım?
Dedin:أَلَمْ يَعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ هُوَ يَقْبَلُ التَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِهِ
ALLAH’ın, kullarının tövbesini kabul edeceğini.. ve ALLAH’ın tövbeyi çok kabul eden ve pek esirgeyen olduğunu hâlâ bilmezler mi? Tevbe-104.
Dedim: Defalarca tövbe edip tövbemi bozdum, artık yüzüm kalmadı.
Dedin: اللَّهِ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ (2) غَافِرِ الذَّنبِ وَقَابِلِ التَّوْبِِ
ALLAH aziz ve bilendir, o günahları bağışlayan ve kullarının tövbesini kabul edendir. Ğafir-2/3.
Dedim: Bunca günahım var,hangisinin tövbesini yapayım?!
Dedin:إِنَّ اللَّهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَمِيعًا
ALLAH bütün günahları bağışlayandır. Zümer-53.
Dedim: Yani yine gelsem yine beni bağışlar mısın?
Dedin:وَ مَن يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إِلاَّ اللّهُ
ALLAH ’tan başka günahları bağışlayacak olan yoktur. Ali İmran-135.
Dedim: Ne kadar güzelsin ALLAH’ım! Bilmiyorum bu sözlerin karşısında niçin böylesine içim içime sığmıyor ve erimeye başlıyorum, seni çok seviyorum.
Dedin: إِنَّ اللّهَ يُ�-ِبُّ التَّوَّابِينَ وَ يُ�-ِبُّ الْمُتَطَهِّرِينَ
Şüphesiz ki ALLAH tövbe edenleri ve temizlenenleri sever.
Birden “İlahım ve Rabbim benim senden başka kimim var” dedim.
Sen de أَلَيْسَ اللَّهُ بِكَافٍ عَبْدَهُ
“ ALLAH kuluna yetmez mi?” (Zümer-36) dedin.
Dedim: Sen ki beni bu kadar çok seviyorsun ve bana karşı bu kadar iyisin ben ne yapabilirim?
Dedin: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللَّهَ ذِكْرًا كَثِيرًا (41) وَسَبِّ�-ُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا (42) هُوَ الَّذِي يُصَلِّي عَلَيْكُمْ وَمَلَائِكَتُهُ لِيُخْرِجَكُم مِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ وَكَانَ بِالْمُؤْمِنِينَ رَ�-ِيمًا
Ey inananlar! ALLAH’ı çokça zikredin. Ve O’nu sabah-akşam tesbih edin. Sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize rahmetini gönderen Odur. Melekleri de size istiğfar eder. ALLAH , müminlere karşı çok merhametlidir. Ahzap-41/43.
December 17th, 2009 at 20:17
SELAMÜN ALEYKÜM WERAHMATULLAH TÜM SELAM VE BEREKETLER MÜ-MİNLERİN ÜZERİNE OLSUN. ALLAH-A KUL OLMUŞLARIN ÜZERİNE SELAM OLSUN. TESLİM OLMAMIŞ KULARA DA HİDAYET DİLİYORUZ SENDEN RABBİMİZ. herkesten özür diliyerek benimde iki sözüm karışsın istedim, tabikid(Cüneyt beyin) Tahsin kardeşin karşılıklı muhabetleri gereğince oluştu yazı yazma isteği..cüneyt bey HOŞGÖRÜ.KURANI KERİMDEN 6666 AYETİN TÜMÜNÜ sizelere aktarmak isterdim lakin. aklı olana tek bir ayet yeterlidir bence. mademki hepimizin Rabbi bir hade güzelliklere davet ve davete icabet.Allah c.c emri.diyorki(”RAHMANIN KULLARI ONLARDIRKİ YERYÜZÜNDE VAKARLA YÜRÜRLER CAHİLLER ONLARA SATAŞTIKLARINDA (O kendini bilen ‘VAKAR’ has kullarım ise) O CAHİLLERE SELAMETLE DERLER”'(FURKAN SÜRESİ 63. AYET)Dünyaya dön bak bugun fitne kuyusu kimlerdir tavratın hangi ayetine bakıyorsan kan kokuyor zülum kokuyor. öldür kan iç diyor. ALLAH kullarına karşı budenli zalim olmadığına göre gerisi siz düşününüz. incilde ise bir çok ayet Tanrı oğul bir kul tanrılaştırılmaz. TAHSİN BEYİN de dediği gibi. tanrı olsa kendini koruyamıyacak kadar aciz olamaz. koruyamaışsa israiloğullarına karşı aciz kalmışsa tanrı olamaz. sizi ve bu düşünceye sahip olan herkesi tefekküre davet ediyorum kimsenin kimseye faydası olmaz. ama bu ümmetin isteği tüm insanları cehennem azabından korumaktır insanlığın nesli yoketmek hevesi peşinde değildir. ve HOŞ GÖRÜYLE Alakalı yüz kızartıcı olmalıdır. ben ve islam alemi. (hz isa. A.S Diye hitab ederken)Hz musa A.S VE TÜM PEYGAMBERLERE Aynı hitap hepsine selam getiriyoruz isimleri anıldığında. ama ne yazıkki (son peygamber HZ.MUHAMMED mustafa s.a.v)saygı diye bir şey hiç şahit olmadım düz muhammed. aradaki saygıya bak HOŞGÖRÜYE bakınız eminimki aradaki farkı görürsünüz. bizler çocuklarımızın adını isa musa ibrahim davut süleyman yahya zekerya severek koyabiliyoruz hemde gururlaişte hoş görü işte dostluk işte mükemmellik çünkü ALLAH kuranda tüm peygamberlere ve 4 kitaba kuran incil zebur. ve 100 de suhuf olarak inmiştir onlarada inanmamızı emretmiş. ben hz isa a.s imanetmezsem sizlen aynı olmuş olurum müslümanlığın gereği budur. neyse selam rahmet ve berketler tüm peygamber evliyalar ve salih kulların üzerine olsun…hakkınızı helal ediniz ilk yazım tesaduf denk geldim.herkes tüm kitapları okumalı gerçekler kendiliğinden çıkar meyadan. ki zaten diğer kitapların asıl değiştirilmemeiş incil tevrat ve de zebur kuranı kerimde mevcuttur.müslümanlar kuranı okurken sizlerinde kitapları okumuş oluyor. bence sizde bakınız iyice okuyunuz.
December 18th, 2009 at 17:16
Muhammedi kardeşim, Sizin saygınız Müslüman İsa ya, değil mi?? Açık konuşalım Lütfen. Müslümanların da yaptıkları katliamları çok iyi biliyoruz. Her nedense Size öğretmemişler.
January 6th, 2010 at 01:24
ARKADAŞLAR İSANIN DÜNYAYA YANİ TANRININ DÜNYAYA GELİŞ SEBEBİ NEDİR BİLİYORMUSNUZ?? TANRI NEDEN OĞLUNU DÜNYAYA GÖNDERDİ MESELA?
April 12th, 2010 at 19:41
günahlı doğamız yüzünden bilirsiniz hiçkimse çevremize baktığımızda hiçkimse mükemmel ve dört dörtlük değildir.bizim gözümüzde böyeyse tanrını gözünde dahada berbattır.ancak tanrı mükemmellik ister insanda bunu başaramadığında dolayı dünyaya olan sevgisini gösterir ve kelamını insan haline getirir ve onu kurban sunar.buna iman edense direk lutufla aklanır.ne kadar yüce bir sevgi bu TANRI SEVGİDİR HALELUYA
June 27th, 2010 at 18:10
daha ikinci yüzyılın ikinci yarısında yaşamış olan tarihçi lusyan dışardan gördüklerini şöyle anlatmaktadır:
SAMOSLU LUSYAN
Hristiyanlar, bu güne kadar bir insana tapınmaktadırlar. Bu seçkin ve önemli kişi, alışılmamış törelerini tanıttıktan sonra, bunun bedeli olarak çarmıha gerilmiştir… Gördüğünüz gibi, yanlış yönlendirilmiş olan bu yaratıklar sözlerine ilk olarak ölümsüz olduklarıyla başlarlar ve bu da onların arasında çok yaygın olan ölümü küçümsemeyi ve gönüllü olarak kendilerini feda etmelerini açıklamaktadır. Ayrıca bunların kanunlarını belirleyen kişinin kendisi tarafından bunların kafasına sokulmuş olan, bu dine inandıkları andan itibaren aralarında oluşan kardeşlik, Yunan tanrılarını reddetme, çarmıha gerilmiş bilgeye tapınma ve onun kanunlarına göre yaşama gibi fikirler vardır. Bütün bunlara imanla inanmışlardır ve neticede bütün dünyasal mal ve mülklere benzer herşeyi ortak mal olarak görmeye başlamışlardır. (Lucian of Samosata, DP, 11-13)
Genç Filini
Anadolu’daki Bitinya’nın valisi olan Filini (M.S. 112), imparator Trayan’a Hristiyanlar konusunda ne yapması gerektiği hakkında danışmak için yazdığı yazılarda; hem erkek hem kadın hem de çocukları katlettiğini açıklamıştır. Sayılarının çokluğundan dolayı, Hristiyan olduğu keşfedilen herkesin tek tek öldürülmesinin mi daha iyi ya da sadece belirli Hristiyanların öldürülmesinin mi daha iyi olacağını danışmıştır. Aynı zamanda Hristiyanları, Trayan’ın heykellerine secde etmeye zorladığını da belirtmiştir. Filini sözlerine, onları “İsa Mesih’e küfretmeye zorladığını, ki gerçek bir Hristiyan’ın buna ikna edilemeyeceğini” belirterek devam etmiştir. Aynı mektupta, denenmelerden geçen insanların:
“bütün suçlarını ve çarpıklıklarını; belirli bir günde, şafak vaktinden hemen önce toplanarak ve İsa’ya sanki bir TANRIYMIŞ gibi değişik ayetlerden oluşan ilâhiler söyleyerek, dini bir ant içerek kendilerini iğrenç işlerden uzak tutmaya, dolandırıcılık, hırsızlık ya da zina yapmamaya, ağızlarından çıkan sözün arkasında durmaya, kendilerine duyulan güveni inkâr etmemeye ve imkânı olduğunda, bu güvenin karşılığını vermeye adayarak ortaya koyarlardı.” (Epistles X, 96)
ORTAYA KOYMAYA ÇALIŞTIĞIM GERÇEK,İSANIN İLK YÜZYILDAN BERİ TANRI OLARAK TANINMIŞ OLMASIDIR. TARİHSEL YAZILAR İŞTE YUKARDA OLDUĞU GİBİ ŞAHİTLİK EDİYOR.
September 7th, 2010 at 02:51
siz isa ‘ nın tanrı olduğunumu söylüyorsunuz. yıldızlara ve yaradıcısına yemin olsunki isa allahın kuludur. allah ona diriltme yeteneği iyileştime yeteneği vermiştir. siz isanın diriltti die hemen tanrımı zannettiniz. haşa allahtan baska ilah yoktur allah bize incili değil kuranı vermstir incil değismistir.siz kimsinizki isa nın tanrı olduğunu sölüorsunuz bana bi açıklama getrin isa tanrı falan değildir. hepiniz sapmışlardansınız allah islah etsin. allahı inkar edenleri allaha havale ediyorum. sonsuz alvei bitmeyen ateş onları bekliyor. ha islamı inkar ediosunuz allahı görseydik inrnrdık gibi kelimeler sölüosunuz size allah kuarnı göndrrdi akıllı olun kuranda 1400 yıl önce gelecğei işaret eden bir sürü sure var siz allahın sevmediği kullarsınız. hepinize lanet olsun…
September 13th, 2010 at 22:48
Hz.İsanın Allaha bolca ibadet ettiği tevatür halinde bize ulaştırılmıştır hem de incillerde bile yazılıdır madem Hz.İsa tanrıy dı o zaman niye Tanrıya ibadet ediyordu hiç tanrı kendisine ibadet eder mi?
November 21st, 2010 at 23:46
incilde İsa’nın Tanrı olduğunu bildiren bölümler varken nasıl olurda insan olduğunu söylersiniz.
November 21st, 2010 at 23:52
HZ.İSA TANRI MI İNSAN MI ? EN BÜYÜK TARTIŞMA BU. TABİ HIRİSTİYANLAR İÇİN BU KONUDA BAŞ VURULACAK KAYNAK İNCİL’DİR. “BEN VE BABA BİRİZ ” GİBİ MECAZ İFADELER AÇIK DELİL OLMAYABİLİR. İNCİLDE HZ. İSA HAKKINDA AÇIKÇA TANRI OLDUĞUNU İLAN EDEN YAZILAR VARMI?. EVET VARDIR.
PAVLUS 2 DEFA (Titus-2:13 ve Romalılar -9:5) VE 2 DEFA DAHA (2.petrus-1:1,1. Yuhanna-5:20) OLMAK ÜZERE TOPLAM 4 YERDE HZ. İSA HAKKINDA AÇIKÇA TANRI OLDUĞU YAZMAKTADIR.
ANCAK İNCİLDE YÜZLERCE YERDE İSA İSMİ GEÇMESİNE RAĞMEN DİĞER YERLERDE TANRI OLDUĞUNU BELİRTEN BİR İBARE YOKTUR. SIRADAN BİR İNSAN GİBİ ONA DİREK ADIYLA -İSA VEYA -EFENDİM DİYE HİTAP EDİLMEKTEDİR.
AYRICA KENDİNİ TANRIDAN AYRI TUTAN VE DAHA AŞAĞIDA TANIMLAYAN, HATTA İNSAN OLDUĞUNU VURGULAYAN ONLARCA İFADE DE VAR. YUKARIDAKİ ” HZ. İSA TANRI MIDIR?” YAZIMDA VE “PAVLUS’UN TANRISI” BÖLÜMLERİN BUNLARI OKUYABİLİRSİNİZ. ÖZELLİKLE İLK İNCİL OLAN “MARKOSA GÖRE İNCİL” VE HZ. İSA’NIN KARDEŞİNİN YAZDIĞI “YAKUP’UN MEKTUBU” VE HAVARİLERİN MİSYONLARINI ANLATAN “ELÇİLERİN İŞLERİNDE” TANRILIĞI KONUSUNDA BİR İFADE YOKTUR.BUNLAR İNCİLİN EN ÖNEMLİ VE EN ORJİNAL BÖLÜMLERİDİR. BU KONUDA GERÇEK DELİL BU SON ÜÇ İNCİL METNİ OLABİLİR. ÇÜNKÜ AKSİNE BİR ÇOK DELİL VARKEN 4 ADET İDDİA ÇOK SÖNÜK KALMAKTADIR.
BU BİZE ŞUNU İSPAT EDER. EVET HZ. İSA BAZI İNCİL YAZARLARINA GÖRE DOĞRUDAN TANRIDIR VEYA ROMA KÜLTÜRÜNDE, İMPARATORLARA VE KUTSAL KİŞİLERE “TANRI-TANRIOĞLU-RAB” ÜNVANI VERİLDİĞİ GİBİ BU BİR ÜNVAN OLARAK KULLANILIYORDUR. SİZ BAKMAYIN İNCİL YAZARLARI DİYE VERİLEN HAVARİ İSİMLERİNE. İNCİLLER ROMA TOPRAKLARINDA ROMA KÜLTÜRÜYLE YETİŞMİŞ KİŞİLER TARAFINDAN YAZIL MIŞTIR.AMA EN DOĞRUSU SANIRIM HZ. İSA’DAN SONRA HAVARİLERİN LİDERİ OLAN KARDEŞİ YAKUP’UN HZ. İSA HAKKINDA YAZDIKLARIDIR.
January 29th, 2013 at 17:32
izninizle ben bir sey daha eklemek istiyorum…
Simdi hepsini bir tarafa birakalim hiristiyanlikta öyle acik bir celiski varki yani nasil olurda gözgöre göre bu insanlar nasil hala bu yanlis yoldan dönmüyorlar anlamiyorum…
yani bu hiristiyanlar hz musaya a.s. gönderilen 10 emiri kabul etmisler ve hatta incilin icine yerlestirmisler degilmi… simdi 10 emirin birinci maddesine zaten hepsi muhalefetler ama bir sekilde lafi ceviriyorlar yani 1. madde deki “benden baska bir Ilahin olmayacak” deniliyor bunlarin yaptiklar ortada hem tanriya tanri hemde Hz Isa a.s. tanri diyorlar yani bu nasil bir celiski hani 10 emire inaniyordunuz….
10 emirdeki ikinci madde de ne diyor;
“Kendin için oyma put, yukarda göklerde olanın, yahut aşağıda yerdeolanın, yahut yerin altındasularda olanın hiç suretini yapmayacaksın, onlara eğilmeyeceksin ve onlara ibadet etmeyeceksin.”
bugün bütün hiristiyanlik kilisede ne yapiyor tahtadan bir Isa figürünün karsisinda dua ediyor hiristiyanlar 10 emiri kabul ettigi halde neden kiliselerde tahtadan figürler ve bir cok resimler var… Bunlarin karsisinda diz cöküp o figürlere bakarak dua ediliyor bu 10 emire karsi gelmek degilmidir…? yada Isa Incilde böyle mi yapin dedi bana bu davranisin dayanagini aciklarmisiniz…?
Bana bunu acikliyabilecek dinine güvenen bir hiristiyan varsa buyursun aciklasin…
January 31st, 2013 at 17:05
GERÇEĞİ ARAYAN İÇİN AYNEN İŞ BU KADAR AÇIK VE BASİT. MAALESEF KİMSE KRAL ÇIPLAK DİYEMİYOR. HANİ BİZDE DE NURU MUHAMMEDİ DİYE PEYGAMBERİ AŞIRI YÜCELTME VE GİZLİ ŞİRK VAR TARİKATSEVERLER BİR TÜRLÜ BUNDAN VAZGEÇEMİYOR. SEBEBİ EĞER VAZ GEÇSELER BU KEZ DE ŞEYHLERİNİN DERECESİ DÜŞECEK.
February 4th, 2013 at 18:58
selamun aleyküm,,aynen hocam maalesef hz.muhammed algisi cok önemli maalesef zaman zaman israiliyyatla iman ediliyor .ama bunun cahillikten kaynaklandigina inaniyorum.aslinda hristiyan arkadaslar islamin kendilerine ekstra yük getirecegine inaniyorlar.ama ,,gercek,, yük degil gerekliliktir.arkadasin birisi yukari da aslinda benim amacim kurani kücük düsürmek degil demis,sagolsun ama zaten yapamazsin ki.sizler gibi coklari ugrasti ,ama sonuc ne?kurani biz indirdik onu koruyacak yine biziz buyuruyor yüce yaradan,,onun icin bizim kurani savunma kollama gibi bir kaygimiz yok.ama sizlerin baya bir efor sarfettiginizi söyleyebilirim sözüm ona kutsal kitabinizda ki safsatalari savunabilmek adina,,,,,
September 7th, 2013 at 03:14
incil tevrat zebur bunlarda kutsal kitaplardır kuranı kerim inmeden önce. fakat önceden papalar rahipler papazlar ve diğer din adamları bir olup bu kutsal kitapları kendi kafalarına göre değiştirip kiliselerden ve sinagoglardan para kopartmak için değiştirip oynama yapmışlarıdır. tek ve gerçek din islamiyettir günümüze kadar gelen tek gerçek kutsal ve mukaddes kitap kuranı-kerimdir insanlar neden saçma sapan laflara inanıyor ALLAH birdir ve tektir onun eşi benzeri yokturdur hz isa ALLAHIN kulu ve peygamberdir sadece. kolaya kaçmanın bir anlamı yok hristiyanlık ve yahudilik islamiyet doğmadan önce vardı kolaya kaçtıktan sonra inanacak çok din var bence beyninizi fazla yormayın derim. unutmayın bir müslümanın bir papazdan öğreneceği hiç birşey yokturdur fakat bir papazın bir müslümandan öğreneceği çok şey vardır.
May 17th, 2014 at 08:05
İnsanoğluyla insan oluyorsa Tanrıoğluyla Tanrı oluyor o zaman ? Ve sonuç Hem insan hemde Tanrı ee biz ne diyoruz ? 🙂